31 Mayıs 2008 Cumartesi

Maç Sonrası 30/05/2008

Merhaba sevgili okurlar,

Uzun süren sessizliğimizi yavaş yavaş bozuyoruz... Sizlerinde bildiği gibi bizlere bazı rakipler çıkmış ve bizimle aşık atabilecekleri iddiası ile havalara girmişlerdi... Bizim için hoşgelmiş, sefa getirmişlerdi... Ancak bizler bu işten bir çay parası bile kazanmamışken; kazanıyormuşuz gibi ağır, acımasızca, gerçek olsa bile söyleyenin bile utanması gereken asılsız ithamlarda bulunmuş, bulunmuş ve bulunmuş... kendilerinin yazılarını alın teri ile yazdıklarını söylemişlerdi...

Bütün kırgınlığımıza rağmen motivasyonları bozulsun istemedik, yeni bir dergi olarak okuyucularımızın biz fırsat vermezsek onları okumayacağından endişe duyarak onlarında haberlerine yönelmeniz için sessizce bekledik, bekledik ve bekledik... Gelişmeleri izledik ve gördük ki; Petroşliga'nın bir haberine eş haber çıkarmaları mümkün değildi, biz de Ümit'i görevlendirdik... ''Şunlar gibi yarım, başarısız haber yap, motivasyonlarını arttır'' diyerek, ama Ümit'te bir süre sonra bu işten sıkıldı ve ''Ben kötü haber yapamam sayın editörüm, sayın yazar arkadaşlarım; fark etmemiş olabilirsiniz belki ama bu bir gerçek ki benim kendi özgün haber stilim var, özel kitlem var onlara ayıp olur böyle bir girişim...'' dedi ve ekledi; ''bırakalım konuşsunlar, kendi asılsız ithamlarında boğuşsunlar'' dedi... Derken bu söz gerçek oluverdi; kendi ithamlarında boğuluyorlardı...

Tüm bunları bu Maç Sonrası başlıklı yazıda dile getirmemizdeki neden ise burada karşımıza çıkıyor; 30 Mayıs tarihli maça kadar tüm belgelere rağmen rakiplerimize olan inanma isteğimizden dolayı dedikodu olarak kabul ettiğimiz bir haber maç sonrasında seslendiriliyor ve yayın organlarında ilan ediliyor ve bu bir başarıymış gibi övünülüyordu;
  • Amaçlarının sadece Petroliş Kazma Ligi'ne hizmet etmek olduğunu dile getirenler, ''Premiere lig'e koşa koşa, arkasına bile bakmadan transfer oluyoruz...'' diyordu. Emek, alın teri vs diye konuşanlar ilk fırsatta Emperyalizmin göbeğinde tatile gidiyordu! Bir de utanmadan Premiere Lig'in bittiğini bildiğimiz halde Lig'i inceleyeceği uydurmacası ile bizleri ve sizleri kandırabileceğini sanıyorlardı...
Daha dün pencere önünde ''cik, cik!'' öten küçük civciv iken pencereden içeri aldığımız, o zamanlar ''sadece bir yazar adayı'' olan Engin, önce bize sırtını dönmüş ve şimdi kapitalizmin süsüne aldanmış Petroliş Kazma Ligi bile unutacak hale geliyordu... Umarız bu yanlışından kısa zamanda döner ve Petroliş Kazma Ligi'ni hatırlar... Bunu duymak ve duyurmaktan tan büyük üzüntü duyuyoruz.

Sizleri daha fazla üzmemek için merakla beklediğiniz 30/05/2008 Petroliş Kazma Ligi maçı ile ilgili bilgilendirmeye geçiyoruz....

Bu hafta takımlar sahada iyi yerleşmiş ve sıkı savunma anlayışıyla yer almışlardı. Bütün bunların yanında hücumda ürkek ve nazlı bir ceylan ve hatta gelin gibi hareket edip sert savunma blokları arasında gol aramayı hedefliyorlardı{[Kazma Spor'da Ulaş ve Deniz, Petrol Spor'da Uğur ve Özkan]}. Bu sebele ilk yarı tarihe geçecek kadar düşük bir skorla; 6-3 Petrolspor üstünlüğü ile bitmişti. Daha sonraları ikinci yarıda Petrol Spor'un hucumda rehavete kapılması ve tüm diğer gayretlerine rağmen Kazmaspor'un Deniz'in daha az topla buluşması taktiğini benimsemesi ile bir ara 7-7'ye gelen skor Petrolspor'un tekrar hucumda ve savunmada oyuna ağırlığını koymasıyla 4-0 sonuçlandı...

Kadrolara gelirsek takımlar sahada;
  • Kazma Spor; Engin(**) Kaptanlığında; Balcan(****), Tuncer(***), Gökhan(***), Ulaş(**) ve Batıran lakaplı Deniz(-----) 6'lı sı ile,
  • Petrol Spor; Tunç(**) kaptanlığında, Özkan(**), Ümit(***), Uğur(***), Enes(****) ve Mustafa(**) 6'lısı ile,
yer aldılar.

Petrol Spor'da Enes, Ümit ve Uğur oyunlarıyla galibiyette etkili olur iken Tunç, Özkan[ özellikle hücumda harcadığı toplar ve kalede berbatlığı ile :)] ve Mustafa[çekingenliği ile] galibiyeti riske atacak savurganlıklarla rakip takıma avantaj ve avantajlar sağladılar. Kazma Spor'da ise Balcan, Tuncer ve Gökhan zaman zaman koşan çabalayan isimler olarak göz önüne gelirken, şaşırtıcı şekilde Ulaş[koşmaması ve isteksiz olması] ve alışıldığı gibi Deniz takımlarında büyük hayal kırıklığı yarattılar. Bunun yanında kaptan Engin'in kalede devleştiği ancak oyun içinde başka bir göze batan etkinliğinin olmadığı eleştirmenler tarafından dile getirildi.

Özetle ''Petrol Spor maçı daha çok isteyen taraftı'' ve maçı kazandı. [Bir yazarın şampiyonlar ligi finali yorumundan alıntıdır. ;) ]

Maçtan sonra taraftarlarca dillendirilen bir tartışma ise skor ile ilgiliydi... Taraftarlar ''Aralarında birden çok üniversite mezunu, birden çok üniversite öğrencisi, bir sürü liseli, lise mezunu ve ÖSS hazırlanan sporcu olduğu ve hatta bir Fen Bilimleri öğretmeni hatta ve hatta yüksek Matematik Mühendisi bulunduğu halde sporcular içinde bulundukları oyun skoru hakkında net bir cevap veremiyorlar, neden böyle?'' diyerek üstte açıklanan skor hesabını çözemediklerini dile getirdiler. Taraftarlardan ''Hepisi okumuş çocuklar olduğu halde...'' bunun neden böyle olduğu gibi sorular soranlar dahi oldu. Bu konuda da oyuncuların cevabı alıştığımız gibiydi; ''Petroliş Kazma Ligi; ezber bozar!''.

Yeni, Renkli yazılarda görüşmek üzere, Saygılarımızla;
Tunç

Bu arada unutanlar için foto albümü linki!


Hiç yorum yok: